6 Temmuz 2013 Cumartesi

SNOWDEN, MAHREMİYET VE İNTERNET

Snowden olayının bizde Assange ve Wikileaks kadar yankı bulmamış olmasına şaşırıyorum. Bir kere Soğuk Savaşı andıran bir casusluk hikayesi yaşanıyor gözümüzün önünde. Ama her şeyden önce dünyanın şeffaflaşması adına yapılmış bir kamikaze uçuş.

1983 doğumlu Edward Snowden NSA (Ulusal Güvenlik Ajansı) ve CIA için çalışan bir 'IT guy.' İşteki daha ilk yıllarında fark ediyorki NSA ve CIA, Facebook, Google, Yahoo gibi şirketlerin ana server'ına doğrudan bağlanıyor; müşterilerin mahrem bilgilerine erişim sağlıyor. Snowden durumu anlar anlamaz önce hemen sızdırmaya kalkışıyor ama sonra Obama'nın seçim kampanyasında verdiği sözleri hatırlıyor (hacker etiği), bekliyor. Ne var ki o sözler tutulmuyor ve sonuç, müthiş bir skandala yol açan sızıntı.  Snowden'ın nerede olduğu bilinmiyor; kendini kabul edecek bir ülke bekliyor. Snowden amacını "kamuoyunu hükümetler tarafından onlar adına ve onlara karşı yapılanlar" hakkında bilgilendirmek olarak açıklıyor. İnsani bir yönü var yani. Bu bağlamda hackerlık yakında insanlık adına bir eylem olarak kabul edileceğinden sığınma talepleri daha kolay kabul edilecek.

Skandalın ABD'deki etkisi tabii ki büyük oluyor. The New Yorker, 'Big Brother' kapağı ile çıkıyor. Google yerine arama geçmişini kaydetmeyen duckduckgo arama motoruna geçiyor insanlar. Sonra Obama çıkıp "Amerikan vatandaşlarını değil yabancıları izledik" diyor ve meselenin asıl bizi ilgilendirdiği ortaya çıkıyor.


 

Bu, Türkiye'deki internet kullanıcıları ABD'ye karşı mahremiyetinin korunması için yüzünü devlete dönmek zorunda kalacağı anlamına geliyor. Amerikan büyükelçisi konu ile ilgili Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı ama bize bilgi veren olmadı. Zaten bilyoruz ki devlet, son torba yasa ile sağlık bilgilerimize (daha mahrem bir bilgi düşünemiyorum) ulaşmanın yolunu garantiledi. Mahremiyetimizi ihlal eden devletten mahremiyetimizi korumasını bekleyeceğiz yani.

Avrupa Birliği, vatandaşlarının bir iletişim, paylaşım ve depolama platformu olarak interneti terk etmemeleri için gerekli yasal düzenlemeleri yapmaya hazırlanıyor. Biz ise taşeron işçilerin can güvenliğini sağlayacak yasayı çıkarmıyoruz; internet mahremiyetine hayatta sıra gelmez.

Ama zaten zayıf, kontrol altında ve güvenilmeyen bir internet çoğunlukla devletlerin istediği bir şey.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder