12 Nisan 2009 Pazar

Halimiz Duman


Konser arkadaşım dün yine tuttu beni kolumdan, "Hadi" dedi "Bizi saat 7'de sahne arkasından Duman konserine sokacaklar." Eee "tamam" dedim ben de; konser arkadaşım kadar büyük bir hayranları değilim ama sevdiğim şarkıları var; Köprüaltı, Belki Alışman Lazım, Seni Kendime Sakladım gibi. 



Tam 7'ye 5 kala hazırdık kapıda. Konser arkadaşımın tanıdığı kişi, bir numara güvenlik şefiymiş meğer; bizi büyük bir nezaketle aldı "şurada oturun kapılar açılınca arkadaşlarım sizi salona alacak" dedi. Valla, 1,5 yıldır devlet, hükümet, sistem, üniversite, kötü kalpli rektör, hoca ve insanlar tarafından çekiştirilip durmuş, itilip kakılmış bir kız çocuğu olarak o anlık itibar ilaç gibi geldi ne diyeyim...



Albüm konseri olduğu için eski şarkı pek çalmadılar veya biz ayrıldıktan sonra çaldılar. Grubun kimseyi takmadığı tabii salonun "es-ki, es-ki" diye inlemesine rağmen yeni şarkılarını çalmalarından belliydi. Ama yeni şarkıları da bütün salon bir ağızdan söyledi.  


Gençler, yeniyetmeler çok alemdi. Her yanları delik deşik piercing; baştan aşağı siyahları çekmişler; kızların saçları kahküllü, oğlanlarınki dik dik... Çok havalıydılar. Ama konserin bitiş saati yaklaşınca durum değişti; havalar biraz söndü... Salonun dışındaki bekleme odası, piercingli, simsiyah giyinmiş çocuklarını almaya gelen anne babalarla dolmuştu. "Aferin" dedik "konsere gitme haklarını söke söke alan çocuklara." "Aferin" dedik "çocukları Duman konserine gidecek diye cumartesi gecelerini kapıda onları bekleyerek geçiren anne babalara."     

İyi ki Duman var bu ülkede.