26 Ekim 2012 Cuma

HER TARTIŞMAYA RAZI OLMAMA DURUMU: MILL VE VOEGELIN

Liberal değilim ama liberallerin amentüsü John Stuart Mill'in Özgürlük Üzerine baş ucu kitaplarımdan biridir. Kitaptan takip ediyorum; bireyi bastıran, kıstıran güç odaklarında sıra ne zaman devletten dine ya da aileye gelecek merak ediyorum. Bireyi "kurtardık" diye bir devletin elinden alıp diğer bir devletin, iyiden iyiye kurumlaşan dinin ya da acımasızca yargıçlaşan ailenin kucağına atmak değil benim okuduğum özgürlükten anladığım. Endişeliyim ama liberal olmadığım için gidişattan sorumlu da değilim. Türkiye tarihine hep dışarıdan bakmış, hiçbir sıkıntılı, trajik olayda paçasına çamur sıçramamış,  kendi kendini atadığı ombudsman koltuğundan normatif normatif parmak sallayan liberal, o koltukta eğri oturup doğru konuşmak zorunda olduğu noktaya geldi. Örneklerini bir-iki görmeye başladık.

Mill'i yeniden hatırlamamın nedeni geçenlerde Eric Voegelin'in "John Stuart Mill: Freedom of Discussion and Readiness for Discussion" makalesini okumuş olmam. Ben de Mill'in tartışma özgürlüğünü savunurken aslında bir de özgürleştiren tartışma tanımı sunduğunun pek fark edilmemiş olduğunu düşünürüm. Karşı taraf konuşurken göz devirmenin, alaycı gülmenin bile ifade özgürlüğünü engelleyen unsurlar olduğunu yazmıştır da nedense kitabın o kısmı pek okunmamıştır. Voegelin de Mill'in önerdiği bu özgürleştiren tartışmanın, mevcut sosyal düzende artık pek mümkün olmadığını yazmış. Çünkü Mill;

1) Toplumun sorumluluk sahibi bireylerden oluştuğunu

2) Sorumluluk sahibi bireylerin sorunları akılcı tartışma yolu ile çözmenin görevleri olduğuna inandıklarını ve bu görevi ifa etmeye her zaman hazır olduklarını

3) Sosyal düzenin akıl yolu ile ikna sonucu kurulacağını

4) İnsanoğlunun eşit ve özgür tartışma ile kendi insan durumunu iyileştireceğini

5) Tartışmanın amacının doğruya ulaşmak olduğunu

varsaymıştır.

Voegelin de Mill'in  özgür(leştiren) tartışmayı aslında pek çok koşula bağladığını ve bu koşulların gerçekleşmediği zamanlarda yaşadığımızı söylüyor. Öyle ki;

1) Toplumların akılcı bireylerden oluşmadığı medeniyetlerde

2) Mensuplarının çoğunluğunun kendini "birey" olarak tanımlamadığı toplumlarda

3) Amacı doğruya ulaşmak değil de karşı tarafı alt etmek (overwhelm) olan kişilerle

4) Akılcı tartışmayı önlemek için tartışmanın akışını değiştiren laf kalabalığı üretme (prolixity) yönteminin benimsendiği ortamlarda

özgürleştirici tartışma yapılmaz. Tartışmaya hazır insanlar her zaman olacaktır ama bu ifade özgürlüğünün garanti altında olduğu anlamına gelmez.

Böyle durumlarda (yani Mill'in tanımladığı tartışma ortamının mevcut olmadığı durumlarda) Voegelin, bireyin herkesle, her tartışmaya hazır/razı olmamasını  bir ifade özgürlüğünü koruma yöntemi olarak benimser.


Kaynak: Voegelin, Eric. Anamnesis: On the Theory of History and Politics. Chicago: Chicago University Press, 1952.